İmmünoterapi tedavisi

İmmünoterapi tedavisi, ilaç tedavisinin yeterli olmadığı alerjik rinit (saman nezlesi) ve astımlı hastalarda uygulanan alternatif bir tedavi yöntemidir. İmmünoterapide tedavinin amacı, alerjenin küçük dozlardan başlayıp giderek artan dozlarda hastaya verilerek o alerjene karşı duyarlılığın, diğer bir deyişle alerjinin azaltılmasıdır.

İmmünoterapi Tedavisi Kimlere Uygulanır?

İmmünoterapi tedavisi alerjik rinit (saman nezlesi), astım, arı alerjisi ve son yıllarda bazı besin alerjilerinde yapılmaktadır. Alerjik hastalıkla ilgili bulguları olan çocuklarda çocuk alerji uzmanı tarafından ciltten alerji testi yapılarak duyarlı olduğu alerjen saptanmalıdır. Eğer çocuğun bulguları cilt testinde saptanan alerjen ile uyumlu, yani o alerjenle karşılaştığında şikayetleri artıyor ise bu alerjene karşı aşılama yapılabilir. Çocuklara aşı tedavisine karar verme ve nasıl yapılacağı konusunda tek yetkili uzman çocuk alerji uzmanıdır.

Aşılama Yöntemleri Kaç Çeşittir?

Alerji aşıları (İmmünoterapi) ilaç olarak cilt altı enjeksiyon ve dil altına uygulanan damla ve tablet olarak iki çeşittir. Son yıllarda besinler için oral (ağızdan) aşılama yöntemi de kullanılmaya başlanmıştır.

Cilt altı iğne aşı tedavisi (subkütan immünoterapi) çocuğun duyarlı olduğu alerjenin suda çözünmüş standardize çözeltisi şeklinde cilt altına enjekte edilmesiyle uygulanan yöntemdir. Bu yöntemde düşük dozda başlanarak belirli aralıklarla dozlar artırılır. Başlangıçta haftalık, daha sonra 15 günlük ve daha sonra da 1 aylık aralarla aşılama yapılır. Süre 3-5 yıl arasında değişmekle birlikte ortalama 4 yıldır.

Dil altına tablet veya damla (sublingual immünoterapi) yönteminde ise yine tablet veya damla şeklinde hazırlanmış alerjen her gün 3 yıl boyunca kullanılır. İlk birkaç doz hastanede uygulandıktan sonra hasta evde uygulamaya devam eder.

Besin alerjisi için de oral (ağızdan) immünoterapi olarak bilinen aşılama yöntemi uygulanmaktadır. Belirli bir yaşa gelmiş ve tolerans gelişmemiş çocuklarda yapılmaktadır. Alerjik besinin diğer yöntemlerde olduğu gibi artan dozlarda verilerek belirli bir miktara çıkıldıktan sonra aynı dozda her gün tüketilmesi esasına dayanmaktadır.

Hangi alerjenlere karşı immünoterapi tedavisi uygulanabilir?

Cilt altı iğne aşı yönteminde ot polenleri (ot karışımları veya belirlenmiş spesifik otlar), ev tozu akarları (mite), mantarlar, çeşitli ağaç polenleri (zeytin, dışbudak, vs), hayvan epitellerine (kedi tüyü) karşı aşılama yapılabilmektedir.

Besinlerden de özellikle süt, yumurta ve fıstık için uygulanmaktadır.

Alerji aşılarının içinde ne vardır?

Alerji aşılarının içinde sadece standardize edilmiş hastanın duyarlı olduğu alerjen ve aşının etkinliğini artırmak için adjuvan denilen alerjenin bağlandığı bazı taşıyıcı maddeler vardır. Onun dışında başta kortizon olmak üzere herhangi bir ilaç bulunmamaktadır.

İmmünoterapi tedavisine kaç yaşında başlanır?

Cilt altı enjeksiyon şeklindeki aşılar 5 yaşından sonra, dil altı aşılar ise 3 yaşından sonra önerilmektedir. Besin alerjisi içinse diğerleri gibi standart bir öneri olmamakla birlikte genellikle 3-4 yaşına gelmiş ve alerjik olduğu besine tolerans gelişmemiş çocuklarda yapılmaktadır.

İmmünoterapi tedavisinin yararı var mıdır?

Alerji aşı tedavisinin etkin bir tedavi olduğu kanıtlanmıştır. Aşı tedavisi günümüzde alerjik hastalıkların mekanizmasını etkileyerek tedavi eden tek yöntemidir. Hastaların büyük bir kısmında şikayetler tamamen düzelmekte veya azalmaktadır. Böylece hem ilaca ihtiyaç azalmakta hem de yaşam kalitesi artmaktadır. Ayrıca alerjik rinitli hastalarda ilaç tedavisinden farklı olarak astım gelişimini ve yeni alerjenlere duyarlılık gelişimini azaltmaktadır. Fakat bir kısım hastada yarar görülmeyebilir.

Başarıda en önemli faktör uygun hastanın seçilerek doğru aşının uygulanmasıdır. O nedenle çocuk hastalar için aşı tedavisinin mutlaka bu konuda eğitimli ve deneyimli olan çocuk alerji uzmanları tarafından uygulanması gereklidir.

İmmünoterapi tedavisinin yan etkileri nelerdir?

Alerji aşılarının en önemli yan etkisi alerjiye neden olmalarıdır. Dil altı aşılarda ciddi bir yan etki görülmemekte daha çok ağızda kaşıntı ve irritasyondur ve aşıya devam edildiği takdirde kaybolmaktadır. Cilt altı iğne aşılarında ise yapıldığı yerde şişlik veya burun tıkanıklığı, gözlerde ve boğazda kaşıntı, ciltte döküntü gibi hafif belirtiler olabilir. Böyle durumlarda doz ayarı yapılarak tedaviye devam edilebilir. Fakat nadiren alerjik şok (anafilaksi) şeklinde yaşamı tehlikeye sokan ciddi reaksiyonlar olabilir. Böyle bir durumda aşı sonlandırılır.

Aşı tedavisi nerede uygulanmalıdır?

Dil altı aşılar ciddi bir reaksiyon olmadığı için evde uygulanabilir. Fakat cilt altı iğne aşı tedavisi mutlaka ciddi reaksiyon olduğunda gerekli müdahalenin yapılabileceği bir sağlık kuruluşunda doktor gözetiminde yapılmalıdır. Reaksiyon riski nedeniyle yapıldıktan sonra en az ½-1 saat yapılan sağlık kuruluşunda beklenilmelidir.

İmmünoterapi tedavisinin etkisi ne zaman başlar?

Aşı tedavisinin etkisi başlandıktan 6 ay sonra başlar. Birinci yılın sonunda etkisi tam olarak görülür. Eğer 1 yıl uygulandıktan sonra herhangi biri iyileşme görülmezse tedavi sonlandırılmakta dır.

Alerji aşısının etkinliği hastanın şikayetleri izlenerek değerlendirilmektedir. Bu konuda çeşitli çalışmalar olmakla birlikte günümüzde güvenilir herhangi bir laboratuvar yöntemi bulunmamaktadır. Aşıdan sonra ciltten yapılan alerji testinde reaksiyonun şiddeti azalmakla birlikte aşının etkinliğini ölçmek için yapılması yararlı değildir.

Alerji aşılarının etki süresi nedir?

Yapılan çalışmalarda alerji aşıları tamamlandıktan sonra yaklaşık 12 yıl kadar koruduğu saptanmıştır.

Aşılar nasıl saklanmalıdır?

Buzdolabı rafında veya kapağında 2 ile 8 derece arasında saklanmalıdır. Buzluk veya derin dondurucuya konulmamalıdır. Buzdolabı dışında tutulmamalıdır. Buzdolabı dışında uzun süre tutulursa aşının etkisi olmaz. O nedenle cilt altı iğne aşıları taşınma sırasında bozulmaması için genellikle yapan kuruluş tarafından saklanır

İmmünoterapi tedavisinin yapılmaması gereken durumlar nelerdir?

Alerji aşılarının yapılmaması gereken durumlar vardır. Bunların en başında aşı yapılırken alerjik şok gelişimidir. Diğer durumlar ise;

– Şiddetli ve kontrolsüz astım

– Otoimmün hastalıklar

– İmmün yetmezlikler

– Beta-bloker ve ACE inhibitörü olarak adlandırılan kalp ve tansiyon ilaçları

– Kanser hastalıkları

– Kalp ve damar hastalıkları

– Ciddi kronik ve enflamatuar hastalıklardır

Sonuç olarak;
– Alerji aşıları ilaç tedavisiyle yeterli başarı sağlanamadığı zaman uygulanan bir tedavi yöntemidir

– Alerji aşı tedavisi alerjik rinit (saman nezlesi), astım, arı alerjisi ve bazı besinlere karşı yapılmaktadır

– Alerji aşı yöntemleri cilt altı iğne, dil altı ve besinlere karşı ağızdan olmak üzere üç şekildedir

– Alerji aşılarına cilt altı iğne aşısında 5 yaş, dil altı 3 yaş ve besin alerjisinde genellikle 3-4 yaş civarında başlanmaktadır

– Alerji aşılarının etkisi 6 aydan sonra başlar ve 1 yılda tam etki görülür.

– Alerji aşılarının ciddi bir yan etkisi bulunmamakla birlikte cilt altı iğne ve besin için ağızdan yapılan aşılarda nadiren anafilaksi denilen alerjik şok gelişebilir.

– Çocuklara alerji aşılarına başlama kararı ve uygun aşının seçimi mutlaka bu konuda eğitim almış ve deneyimli olan çocuk alerji uzmanları tarafından

Önemli Bilgi:
Çocuk Alerji uzmanları (yeni adıyla Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı) doğumdan 18 yaşına kadar görülen astım ve alerjik hastalıklar konusunda özel eğitim alarak Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı diploması alan ve aynı zamanda da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olan doktorlardır.

Kaynak:

https://istanbulalerjimerkezi.com.tr/alerji-asilari-immunoterapi/

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir